Etiket: kitap

  • Çare Yazmak

    Bizi ‟biz” yapan nedir? ‟Biz” dediğimizde gerçekten ne kastediyoruz? Hangi sosyal, ırksal, coğrafi, politik ya da herhangi başka hangi gruba mensubiyetimizi ima ediyoruz? ‟Biz” herhangi bir dilde en çok kullanılan kelimelerden biri. Her birimiz vatandaşlar, müşteriler, taraftarlar, aile üyeleri vs. olarak bir grup insanla mutlaka bir şekilde bağlantılıyız. Ancak sanıyorum ki bugün dahil olduğumuz en…

  • İdeoloji Olarak Biyoloji

    Kolektif Kitap düşünce dünyasına somut katkıda bulunabilecek türden güzel kitaplar yayınlıyor. Kolektif Kitap sayesinde dikkatimi çeken bir başka konu da, yayınevinden kitap olarak çıkan, Massey Konferansları Serisi oldu. Konularında uzman kişilerin güncel ve orijinal çalışmalarının Massey College ve Toronto Üniversitesi işbirliği ile bir konferansta sunulduğu, CBS radyoda da yayınlandığı öğretici dersler bunlar. Günümüzde oldukça popüler olan TED konferanslarının biraz daha ciddi ve…

  • İstanbul’dan geçen sürgün bilimadam(lar)ı

    İstanbul’un İkinci Dünya Savaşı öncesinde Nazi Almanyası’ndaki baskı ortamından kaçan çok sayıda bilimadamının kaçış noktalarından biri olduğunu biliyordum. Son günlerde okumakta olduğum Kader Konuk‘un Doğu Batı Mimesis isimli çalışmasıyla Erich Auerbach’ın bu bilimadamları arasında olduğunu ve en önemli eseri Mimesis: Dargestellte Wirklichkeit in der abendländischen Literatur (Mimesis: Batı Edebiyatında Gerçekliğin Temsili) isimli kitabını yazarken İstanbul’da…

  • Modernlik Patlaması

    Politik özgürleşme, cinsel özgürleşme, üretici güçlerin özgürleşmesi, yıkıcı güçlerin özgürleşmesi, kadının, çocuğun, bilinçdışı itkilerin özgürleşmesi, sanatın özgürleşmesi: tüm temsil ve karşıtemsil modellerinin özgürleşmesi… Nesne, göstrege, ileti, ideoloji ve zevklere ilişkin her türlü sanal üretim ve aşırı üretim yollarını katettik. Şimdi her şey özgür, kartlar açıldı ve hep birlikte asıl sorunla karşı karşıyayız: şimdi ne yapacağız?…

  • Kötü öykü yoktur (olmayabilir)

    Öykü anlatıcılığı işini yapan, yapmak isteyenler için kılavuz olabilecek bir cümledir: Kötü öykü yoktur. öykü anlatıcılığının değişik formları olabilir ama bir öykü anlatmak temelde aynı şeydir, basittir. Seyircinizi etkilemek istersiniz. Hayatlarında değişiklik oluşturmak derdindesinizdir. Çünkü siz de bazı öyküleri okuduğunuzda ya da izlediğinizde etkilenmiş ve hayatınızda “bir şeyler” değişmiştir. Bir öykü bir insanı ne kadar…

  • Size acilen bir ürün gerekiyor!

    Reklamcıyım. Kainatı kirletiyorum. Ben size pis şeyleri bile satan adamım. Asla sahip olamayacağınız o şeylerin hayalini kurduran… Photoshop’ta rötuşlanmış kusursuz bir mutluluk… Kılı kırk yararak oluşturulmuş görüntüler, moda müzikler. zar zor biriktirdiğiniz paralarla, son kampanyada itelediğim rüyalarınızın arabasını satın almayı başardığınızda ben onu çoktan demode etmiş olacağım. Sizi yenilik bağimlisi yapiyorum. yeniliğin avantajı, hiçbir zaman…

  • Vaktiyle bir hükümdar vardı

    Ah, aldanmayı ne kadar da severiz. Cahil sanılmaktan gizlice ürker, korkarız. Ve nihayet, eninde sonunda da cahil olarak kalırız, yalnız bu cehaletimiz uzun ve çapraşık bir şekilde olmuştur. İngilizce bir atasözü vardır: “Bana sual sorma, sana yalan söylemeyeyim” derler. Bir peri masalı dinleyen yedi yaşındaki çocuk bunu pek iyi anlar, kavrar. Masal anlatılırken de sorguya…

  • Audi alteram partem

    …Bir olayda olup bitenleri anlatırken egemen olan tarafın ele geçirdiği propaganda avantajının farkına varmıştım. İranlıları Yunanlıların gözünden, Spartalıları ve Boetialıları Atinalıların ve Filistinlilerle Fenikelileri de İsraillilerin gözünden değerlendirdiğimizi farketmiştim. İnsan bir şeyin doğrusunu anlamak isterse sessiz kalan tarafın bakış açısını da göz önünde tutması gerekir. Sesini duyuran tarafın söze başlayıp son sözü söylemesine izin verilmemelidir.…

  • “İyi kitap”

    Elli yıl kadar önce Tiflis’te hapisteyken, elime tanınmış bir yazarın kitabı geçti. Hücrede yalnızdım ve sahip olduğum tek kitap buydu. Okudum ve sayısız kereler tekrar okudum. Onu tüm hayatım boyunca hatırlamam gerekirdi değil mi? Daha salıverildiğim anda onu tamamen unuttum ve bugüne dek onu tekrar okumayı canım hiç istemedi. Gerçek edebiyat değildi, nedeni bu… Tolstoy…

  • Kim Var İmiş Biz Burada Yoğ İken

    Cemal Kafadar tarihçilere edebiyata yönelmeleri, tarihsel kişiliklerle özdeşleşmeye gayret göstermelerini tavsiye eden bir tarihçi. Yer yer şairler gibi duygulanmanın ne demek olduğunu bilmeden insana ait bir tarih yazmanın yetersizliğini vurguluyor, tarihe bakış açımızın nasıl olması gerektiği hakkında fikirler ortaya atarken “insanın sorunları üzerine” denebilecek kadar geniş bir perspektiften tartışmalar açıyor. İnsanların tarihini yazmak için onları…