Yapımcılar ve Senaryo Yazarları İçin İlan Panosu

Senaryolarını yapımcılara ve yönetmenlere duyurmak isteyen Senaryo Yazarları!

Projenizi tanıtın. Kısa ve öz. Sanki senaryonuz film olmuş ve seyirciyi sinemaya çekmek istiyormuşsunuz gibi!

İyi bir senaryo arayan Yapımcılar ve Yönetmenler!

Sesini duyurmak isteyen ama ne yapacağını bilemeyen o kadar çok yetenekli yazar var ki tahmin bile edemezsiniz. Siz onlara ulşamıyorsunuz, onlar da size. O halde sayfayı aşağı doğru kaydırın! İlginizi çeken bir hikaye varsa yazarına ulaşmak için bana yazın: yorgancigil@gmail.com

Bir projeniz var ve yetenekli yazarlar mı arıyorsunuz? İlan verin yazarlarınız sizi bulsun.

Kurallar:

1- Tanıtım metinleri boşluklar dahil 1200 vuruşu geçmemeli. (Anladığım kadarıyla bu dünyanın en zor işi. Çoğu gönderi sahibi burayı ya okumuyor ya da okusa da umursamıyor. 1200 vuruştan fazla gönderileri yayınlamama kuralını kaldırıyorum. Oysa bu projenizin erişilebilirliğini artırmaya yarayan bir kural ve sizin işinize yarayacak(tı)… Kafanıza göre takılabilirsiniz. 21 ocak 2019 GY)
2- İletişim bilgilerinizi aynı yorum/gönderiye dahil edin (Bize ayrıca gönderirseniz yayınlamayacağız, yapımcı bize ulaştığında kendisine ileteceğiz)
3- Sadece projenizle ilgili tanıtım metni yayınlanacaktır. Proje dışı gönderiler geçersiz kabul edilip silinir.
4- Ücret vs. bilgisi gönderilere yazılamaz. Yapımcı sizinle iletişim kurduktan sonra karşılıklı konuşup anlaşırsınız. Bu ilan panosu üzerinde projeyle ilgili pazarlık yapılamaz.
5- Proje gönderinize projenizin türünü, formatını, tahmini süresini yazınız. (Örnek: Komedi, Sinema Filmi, yaklaşık 100dk)
6- Şiddet, ayrımcılık, hakaret vs. içeren proje yorum/gönderileriniz yayınlanmaz.
7- Gönderilere ait bütün yasal sorumluluk yazarlarına aittir.

İlanlar yapımcılarla buluşturulduğunda bir komisyon ücreti olacak mı?

Hayır. Türk sineması ve TV dünyasına bir fayda üretmek istiyoruz. Eğer projeniz film/dizi olursa hatırlanmak isteriz. Size kalmış.

Senaryo tanıtımlarımızı yapımcılar gerçekten okuyacak mı?

Evet okuyacaklar.

Örnek Tanıtım Gönderisi:

Film anlatımı beyazperde.com’dan alınmıştır

Tavsiyeler

  • Projenizle ilgili sürprizleri bozmayacak şekilde ilgi çekici bir tanıtım hazırlamalısınız. Bunun için gazetelerin TV, sinema sayfalarındaki film tanıtımı metinlerini örnek alabilirsiniz.
  • Projenizle ilgili halka açık bir gönderi yapmaktasınız. Fikrinizi ne kadar açacağınızı iyi düşünün. Öte yandan gönderi yapmadan önce senaryonuzu ya da en azından sinopsisinizi kendi adınıza bir şekilde tescil ettirmiş olsanız iyi olur.

Bu yazı Film Yapımı kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Yapımcılar ve Senaryo Yazarları İçin İlan Panosu için 175 cevap

  1. Mustafa ESER der ki:

    BERELİ SİNOPSİS TÜM BÖLÜMLER

    Öncesi

    2010 Yılında 10 kişilik bir Bordo Bereli timine kaldığı toplanma karakolunda ağır silahlarla saldırı yapılan saldırıda 6 bordo Bereli şehit olur. Yaralı kurtulan 4 Bordo Bereli’den ikisine İstanbul’da 50-60 kişilik bir tireci gurubunun saldırısı sonucu iki Bordo Bereli öldürülür.
    Küçük Ağa kod adlı istihbaratçı sağ kalan iki bordo Bereli’yi kaçırıp saklar. Kılıç kod adlı Bordo Bereli sürekli sinir krizleri geçirdiği için gizli bir hastanede tedavi görmeye başlar. Yıldız kod adlı Bordo Bereli Ali Yıldırım sahte kimliğiyle saklanır ve Küçük Ağa’nın lojistik destek ve yardımıyla eylemlere katılan 7o kadar tetikçiyi iz bırakmadan infaz eder.
    Bereli eylemleri İngiliz istihbaratı tarafından planlanmış, Karaşahin Holding lojistiğini sağlamış iş birlikçi ağaların adamları tarafından tetikçiliği yapılmıştır. Alber Dikici tarafından koordinasyonu sağlanmıştır.

    Hikaye

    Ali Yıldırım 2013 yılı 30 Ağustosu gecesi eyleme katılan Yeşiltepeli adlı ağayı adamlarıyla birlikte infaz eder.
    Küçük Ağa PDY’nin(Paralel Devlet Yapılanması) bir şekilde Bereli eylemlerinin içinde olduğunu düşünmekte ve eylemlerin lojistiğini sağlayan Karaşahin Holding üzerinden planları çökertmek amacını gütmektedir. Bu amaçla Ali Yıldırım koruma olarak Karaşahin Holding’te işe başlar.
    Ali Abdullah Karaşahin( Holding Yönetim Kurulu Başkanı) işlediği günahtan pişmandır. İsmini, itibarını ve ailesini korumak için Küçük Ağa’nın teklifini kabul eder. Eylemcilerin bilgilerini Küçük Ağa’ya verir. Ailenin reisi olarak PDY’nin ortaklık tekliflerini geri çevirir. Kayıt dışı paralarını sisteme dahil eder. Beklentisi devlet yanlısı olduğunu ispat ederek ceza almamaktır.
    Ali Yıldırım kendilerini takip eden Burak Çaylı’yı( Çaylı Holding veliahtı) silah göstererek kovar. Aynı akşam Burak Çaylı ve arkadaşlarının bıçaklı saldırısına uğrar. Ali Yıldırımdan dayak yiyerek kaçmak zorunda kalmayı gururuna yediremeyen Burak Çaylı Oto Hırsızlığı çetesi lideri Suphi Tekin’le anlaşarak bir gün sonra Helin Karaşahin’in lüks aracını soydurur. Araştırma yapan Ali Yıldırım akşam Bekir Özayhan ile birlikte Suphi Tekin’in tamirhanesini basar, çalışanları döver kasayı boşaltıp paranın yarısını Bekir Özayhan’a verir, kalan yarısını Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağışlar.
    Hakkındaki bilgilerden Ali Yıldırım’ın devlet için çalıştığından şüphelenen Orhan Metin Karaşahin istemese de Ali Yıldırım aileye kabul edilir. Orhan Metin Karaşahin öldürtmek istese de Ali Abdullah Karaşahin devletin kendilerini koruduğunu düşünür.
    Ali’yi öldürtmek için sebep arayan Orhan Metin Karaşahin’in verdiği ikinci görev holdingin dış ilişkilerden sorumlu gelen müdür yardımcısı Alber Dikici’nin takibidir. Ali Alber Dikici’yi takibe gelen Helin Karaşahin’in ismini vermez, Güvenlik müdürü Tuğrul Ercan v Haşim ağa’nın ismini verir.
    Tuğrul Ercan’ın Alber Dikici’yle işbirliği yaptığını anlayan Orhan Metin Karaşahin’in öldürtmek için akşam Tuğrul Ercan’ın evine gönderdiği adamlar Ali tarafından öldürülür. Tuğrul Küçük Ağa tarafından teslim alınır.
    Orhan Metin Karaşahin Ali Yıldırım’a kasasındaki paralar karşılığında Alber Dikici’yi öldürme görevi verir. Ali Alber Dikici ve yanındaki ağaların temsilcisi Haşim Ağa’yı öldürür. Olaya hırsızlık süsü vermek için önceki infazlarda olduğu gibi kasayı boşaltıp paraları Küçük Ağa’nın kiralık kasasına koyar.
    Gelenek olarak yapılan Karaşahin aile kahvaltısında Orhan Metin’in iki çocuğunun olduğu ortaya çıkar. Çocuklar zarar görmemeleri için Ali Abdullah Karaşahin tarafından korunmuşlardır.
    Reddedilmek ve dayak yemeyi gururuna yediremeyen Burak Çaylı son bir hamle olarak arkadaşlarıyla birlikte Helin Karaşahin’in asistanı Funda Yılmaz’ı kaçırtır. Saklandıkları evde Ali ve Orhan Metin’in adamı Soner Çakal tarafından bulunup infaz edilirler. Ali evde bulduğu para dolu çantayı alır. Para Karabulut( istihbaratçı) un kirli işlerini yapan Saddam isimli itirafçıya aittir.
    Alber Dikici’nin öldürülmesi İngilizleri kızdırmıştır. Ceza vermek için Helin Karaşahin’i kara yoluyla Diyarbakır’a toplantıya çağırırlar. Helin’i Diyarbakır’a Ali Yıldırım götürür. Toplantıda Helin’in infaz emri verilince Orhan Metin’in adamları tarafından iki muhalif ağa(Burhan ve İdris) infaz edilir. Otele gelen tetikçiler Ali ve yanındakiler tarafından ortadan kaldırılır. Toplantı öncesi Ali Abdullah Karaşahin Küçük Ağa’dan yardım ister. Küçük Ağa’nın adamları güvenlik merkezini ele geçirerek yardımcı olurlar.
    Diyarbakır dönüşü Ali Karaşahin Güvenlik Genel Müdürü olur.
    Caner Çaylı itirazlara rağmen Çaylı Holdingin güvenliğini Karaşahin Güvenliğe verir. Emin olduğu anda oğlunun intikamını almak için Ali Yıldırım’ın gözünün önünde olmasını istemektedir.
    Burak Çaylı’ın infaz edildiği evden alınan para dolu çantanın peşine düşen Saddam Ali ve Soner Çakal’ı işkenceye alır. İşkencede konuşmayan Ali ve Soner’i Karabulut kurtarır. Karabulut camiaya alınmak istenen Karaşahin holdingin hiç bir çalışanına bulaşılmasını istememektedir. Karabulut’un adamı Hulki Ali Yıldırıma Saddam’ın yerini mesajla bildirir. Ali ve yeni adamı Recep Çağ akşam Saddam ve adamlarını infaz ederler.
    Örgüt partisinin gençlik sorumlusu Bedrettin Koç’un adamları Ali Yıldırım’ı takip etmektedirler. Bedrettin Koç ve Suphi Tekin Ali Yıldırım’ın canı ve hırsızlık için ortak olmuşlardır. B.Koç’un adamları infaz edilir.
    Caner Çaylı Ali Yıldırım’ı öldürmek için ofisine çağırır ama vaz geçer. Ali Yıldırım ve kızı(Hatice Çaylı) nın nişanlandığını medya yoluyla ilan eder. Ali’nin gizeminden kendisi için yaptıklarından etkilenen Helin kıskançlık krizi geçirir.
    Camia yurt dışına döviz kaçırmayı planlamıştır. Ali Abdullah 100 milyon doları verilen adrese kardeşi Orhan Metin’le birlikte götürürken her şeyi anlatır.( Neden Devlet yanlısı gibi davrandığını, Küçük Ağa ile işbirliği yaptığını)
    Caner Çaylı’nın aylık bağışını Ali Yıldırım AĞABEY’in( Camianın İstanbul yetkilisi) evine götürür. AĞABEY’in evinden bankaya götürülen paralara el koyarak Küçük Ağa’ya teslim eder. Yurt dışına kaçırılacak 100 milyon doları da verilen adrese götürür. 10 milyar dolar tamamlandığında Sapanca’daki depo Küçük Ağa ve adamları tarafından basılır, paraya el konulur, Ankara’ya götürülerek Hazine’ye teslim edilir.
    Caner Çaylı camia içinde geçen 30 yılın ardından kandırıldığını, oğluna sahip çıkılmadığını düşündüğü için camiadan intikam almak istemekte ve bunun içinde Ali Yıldırım’ı kullanmaktadır. İhanetinden dolayı camia tarafından organize edilen suikast girişiminden Ali sayesinde kurtulan Caner Çaylı Ali’ye vekalet vererek koltuğuna oturtur ve ortadan kaybolur. Camiaya savaş açar. Camia yanlılarını işten kovdurur. Paralarını devlet yanlısı işlere yönlendirir. Camia bunları ihanet olarak değerlendirir. Göz dağı olarak Caner Çaylı’ya saldırı emri verilir.
    Ali camianın himayesindeki Suphi Tekin’i öldürerek kasasına el koyar. Hırsızlık çetesini dağıtır. Affetmek karşılığı AĞABEY’in evine saldırı düzenletir. AĞABEY’in köyündeki tüm araçlar soyulur. Köy bombalanır.
    Orhan Metin camianın tertibiyle Tuğrul Ercanı öldürtmeye azmettirmek ve altın kaçakçılığı suçlarından içeri alınır. 10 gün sonra Tuğrul Ercan’ın ifadesiyle serbest bırakılır.
    Camia 17 Aralık kumpasını tertip eder.
    30 Ağustos- 17 Aralık arasında ki tüm olayların sorumluğunu Küçük Ağa’dan bilen Camia Küçük Ağa’nın evini bombalatır. Küçük Ağa’nın öldüğüne karar verilir.
    Alber ile Helin geçmişte bir ilişki yaşamışlar ve bu ilişkiden iki yaşında bir çocukları vardır.
    17 Aralık gecesi Ali’ye aşkını ilan eden Helin aldığı cevap üzerine Ali’yi vurur.(Ali parası için Alber’i vurduğunu söyler.)

  2. Nehir der ki:

    KARNELİ YILLAR

    Süheyla, ekmeğin karneye bağlandığı Ocak 1942’de İstanbul’da, memur kocası Sinan, esnaf kayınpederi Hamdi ve kayınvalidesi Münevver’le mütevazı bir hayat sürmektedir. Evde herkes ona iyi davranır ama evliliğinde mutsuzdur ve anne olamamanın hüznünü yaşamaktadır. Hastanede gönüllü hastabakıcılık yapmakta olan Süheyla, Doktor Nezih’in ilgisinden memnundur ama ikisi de sınırı aşmazlar.

    O yıl ailenin hayatını alt üst eden bir şey olur: Hızla zenginleşirler. Sinan ve babası gizli işler çevirmektedir. Kadınlar, kocalarının yeni “mesleklerini” komşulardan duyar: Stokçu, karaborsacı, vurguncu.

    İnançlı ve güçlü bir kadın olan Münevver Hanım ve ondan destek alan Süheyla, kocalarına isyan eder ama işe yaramaz. Sonunda Münevver Hanım “Bu eve haram lokma giremez” der, babasından kalma evden kocasını ve oğlunu kovar. Süheyla, Münevver Hanım’la kalır. O da kocasının yaptığını vicdanına, Cumhuriyet idealine sığdıramamaktadır.

    Sinan ve babası, eşlerini pes ettirmek için türlü işler çevirir ama sonuç alamaz. Süheyla ve Münevver Hanım, kocası Varlık Vergisi nedeniyle malına mülküne el konulup Erzurum’a sürgün edilen ve orada hayatını kaybeden komşuları Eleni ve küçük kızına kapılarını açar. Bu arada Doktor Nezih, Süheyla’nın boşanıp kendisiyle evlenmesini ister ama Süheyla kayınvalidesini yalnız bırakamayacağını söyleyip reddeder.

    Üç kadın, karneli yılları güçlükle geçinerek, mahallelinin iftira ve düşmanlıklarıyla uğraşarak geçirir. En büyük hayalleri, ekmeğin karneye bağlanmaktan çıktığı gün Büyükada’da piknik yapmaktır.

    Nihayet Eylül 1946’da o gün gelir. Üç kadın Büyükada’da harika bir gün geçirir. Dönüşte Münevver Hanım, Süheyla’yı çok şaşırtır. Süheyla’nın oğlundan boşanması için bir avukatla anlaşmıştır. Üstelik Doktor Nezih’i de araştırmış, damadı olarak uygun bulmaktadır. İki kadın gözyaşları içinde sarılır. Ama Sinan kolayca aradan çekilmeyecektir.

    Karneli Yıllar vicdanlı, cesur kadınlara bir övgü ve saygı filmi.

  3. Nehir der ki:

    SON SORU

    İyi maaşlı işinden ayrılarak sevgilisiyle bir sahil kasabasına yerleşen Alp bir süre sonra gözünün önünde beliren kırmızı renkli soru işareti ve duyduğu gaipten sesler yüzünden psikiyatristin karşısına oturur.

    Alp’in duyduğu ses ona “Dünyanın sonuna şahit olmak ister misin? İstersen dünyayı yok ederiz, sen de bu eşsiz ana şahit olursun. İstemezsen dünyaya dokunmayız, sıkıcı hayatına devam edersin, karar senin” demektedir. Doktor bunun halüsinasyona yol açan yerel bir bitkiden olabileceğini söyler.

    Alp çıktıktan sonra doktor maillerini kontrol eder, gördüklerine inanamaz. Londra ve Tokyo’dan doktorlar, Alp ile aynı şeyden şikayetçi hastalarından söz etmektedir. Birkaç meslektaşıyla telefonda konuşur, onların da birebir aynı belirtileri gösteren hastaları vardır. Kafası karışan doktor pencereyi açar, gökyüzünde kırmızı bir soru işareti görür ve bir ses duyar: “Dünyanın sonuna şahit olmak ister misin?”

    Dünyanın sonunu getirmeye muktedir, tanımlanamayan bir güç insanlarla bir oyun oynamaktadır. Konu dünyanın tek gündemi olur. BM ve Dünya Sağlık Örgütü, insanlardan dünyanın sonuna şahit olma fikrinden kesinlikle uzak durmalarını ister, konunun bir varlık yokluk meselesi olduğunu açıklar.

    Ancak dünyanın sonuna şahit olabilmek fikriyle büyülenmiş milyonlar, insanları bu fikre yöneltirlerse dünya dışı güçlerle pazarlık edebileceklerine inanan hükümetler boş durmaz. Dünya büyük bir siyasi kutuplaşmanın içindedir: Dünyanın sonuna şahit olmak isteyenler ile hayatı akışına bırakmaktan yana olanlar. Kavga büyümekte, işler çığırından çıkmaktadır.

    Sahil kasabasında sade bir hayat hayalleri kuran Alp kendini kozmik bir kaosun içinde bulur, üstelik dünyanın sonu konusunda sevgilisiyle ve kasabalıların yarısıyla tamamen farklı düşünmektedir.

    Son Soru, insanlığın kendisiyle giriştiği trajikomik savaşın bir sahil kasabasında nasıl hem çok global hem çok yerel yaşandığını anlatan hareketli, ironisi dozunda, gayet güncel bir film.

    • Şahymerdan Şirow Şöhrat ogly der ki:

      Mükemmel bir konu. Ben yönetmen değilim ama emin ol bu senaryo çok ilgi çekici. Umarım hak ettiği değeri bulur. Herşey aklımda canlandı, tebrik ederim. Film yüksek maliyet ister. Bence İngilizce’ye çevir ve Hollywood’a gönder. Ama direkt kendin değil. Hollywood ile çalışan acanslar var. Bu senaryoyu değerlendir. Çok güzel, ilgi çekici…

  4. Şahymerdan Şirow Şöhrat ogly der ki:

    SENARİST: ŞAHYMERDAN ŞÖHRAT OĞLY
    FİLMİN ADI: ADALETLİ BULDUM
    FİLM TÜRÜ: AKSİYON, DRAM, GİZEM, SÜÇ, ROMANTİK.
    YAKLAŞIK FİLM SÜRESİ: 100 dk – 120 dk
    Özge ailesine düşkün genç kız. Babası avukat, annesi doktor. Bir gün babasını sevgilisiyle yakalar. Annesine söyleyeceği gün annesi cinayete kurban gider. Katil gösterilen kişi ise babanın sevgilisinin kardeşi. Savcılar delillerle katili net bir şekilde gösteriyor. Ama Avukat onu savunmakta israrcı. Özgenin babasıyla arası bayağı açılır, hatta düşman haline gelir. Bu zor günlerde Özge bir savcıyla aşk yaşar. Özge gerçekleri anlar, babasının haklı olduğunu bilir ve gerçek katili gösteren delilleri babasına verir. Tam o anda babasının arabası patlar. Özge kimsesiz kaldı. Masum insan ise 15 yıl hapse atıldı. Özge aşık olduğu adamla kaybettiği delilleri yeniden arar, bu kez çook daha ilginç gerçekleri görür, aslında hiç kimse masum değildi, dünyası başına yıkılan Özge zor bir seçim yapmak zorunda kalır?!

  5. Gizem ASLAN der ki:

    KARANLIK ŞEHİR
    Beş yaşında babası tarafından amcasına emanet edilen küçük kız Ezgi. Amcası, kuzeni ve yengesi tarafından zorbalık görerek büyür. Büyüdüğünde üniversitede okuma hakkının da elinden alınmasından sonra amcasının ona sunduğu, Cem ile evlenme şartını kabul eder. Sahte bir nişandır ve Cem bunu kabul etmiştir. Ancak nişandan sonra Cem’in Ezgi’ye davranışları kötüleşir.
    Ezgi iki yıl içerisinde çoğu kez bu insanlardan kaçar. Ancak her defasında yakalanır. Çünkü Cem’in arkasında bir güç vardır. Şehirleri yöneten üç büyük patron. Serdar, Murat ve Ümit.
    Ezgi’nin evden kaçtığı bir gün, tesadüfen Murat’ın oğlunu görür. Hakan’ı. Hakan bıçaklanmıştır ve yaralı bir şekilde yerde yatmaktadır. Ezgi ona yardım eder ve onlarla tanışması bu şekilde olur.
    Hakan’ı bıçaklayan kişi Ezgi’nin nişanlısından başkası değildir. Hakan yaralıyken, onun üvey abisi olan Ali, duruma el atar ve Cem’i bulmak için Ankara’ya gelir. Ancak Cem’i bulamaz ve onun yerine Ezgi’yi yanına alarak götürür.
    Hakan, Ali ve Ezgi arasında bir aşk başlar. Hakan da nişanlıdır, ancak Ezgi’nin nişanı gibi zoraki bir nişanlılıktır bu. Hep beraber şehirleri yöneten üçlüyü yıkmaya çalışırken, bir aşk üçgeni içerisinde kalacaklardır.

    Bol sırlı, aksiyonlu bir senaryom var. Umarım beğenirsiniz.

    Okuduğunuz için teşekkür ederim 🙂

  6. Şahmerdan Şirow Şöhrat ogly der ki:

    C I N A Y E T
    “Cinayet katledilenin değil katilin öldüğü yerdir…
    Cinayetle intikam haksızlıktır, hakkından vazgeçmektir…
    Bir cinayet bin cinayettir…”
    Filmin adı: CINAYET
    Senaryo yazarı: ŞAHYMERDAN ŞİROW
    Film türü: Dedektif, suç, gerilim.
    Amacım: İnsanlara kanlı intikamın adaletli olmadığını, adaleti sadece yasaların sağladığını anlatmak. Bu gibi suçların arttığı yerde gerçekleri göstermek. İnsanları cinayetten uzak tutmak.
    E-posta: shirovmerdan4@gmail.com

    Mutlu aile, filmlerdeki gibi)). Yaşanan bir cinayet herkesin ve hatta hiç alakası olmayan insanların hayatını mahveder. Kendi çıkarları için masum genci savunmayan avukat o gencin babasının intikamına kurban gider. Bu intikam 4 insanı hayattan koparır. Konu çok derin(120 dakikalık film sonuçta)))… Kimse masum değil cinayetin olduğu yerde, işte benim filmim de bunu anlatıyor. Tüm gerçekleri o adaletsiz avukatın kızıyla aşk yaşayan savcı aydınlatır. Adalet yerini bulur… Ama olay ardında çok büyük kalıntılar bırakır. Bir insanın “rahmetli” babasından nefret etmesi…dünyadaki en acı şeydir belki…İşte benim kahramanım bu gerçekle yüzleşir. “Bir cinayet bin cinayet” demem de bu zaten. Çünkü “cinayet insanın değil insanlığın öldüğü yerdir”.

  7. Neşe Kaya der ki:

    Aşk üzerine Fantastik bir Komedi
    İsmi bende kalsın.
    Birbirinden etkileyici fakat aşķ konusunda şaşkın doğaüstü varlıkların, yer yüzüne indikleri an başlayan; müthiş kurgu sahneleri, komik ve heyecanlı maceraları, ilginç aşk deneyimleriyle harmanlanıyor. Sabırsızlıkla beklenen sezon bolümleriyle, sürükleyici bir dizi olabileceği gibi tek solukta izlenen harika bir film de olabilir. Özellikle Z kuşağını ekrana kitleyeceğine ve adından söz ettireceğine emin olduğumu yazarı olarak tastiklerim.
    Ismi ve konusuyla ilgili daha fazla bilgi veremiyorum. Sonuçta noter onaylı da olsa ufak değişimlerle bile çalınabildiğine acı bir şekilde şahit oldum.

  8. Xeyale der ki:

    Bir dizi konusu yazdim ismi TÖRE SARMAŞIĞI
    Diyer töre dizilerden farkli emin deyilim iletişime gire bilirimiyim senaryomu satarmiyom yoksa yok tek emin olduğum reting rekoru kırıcak

  9. Tülin akbaş der ki:

    Senaryo ( kısa özet ) : okumak isteyip ailesi tarafından engellenen daha sonra kendi çabaları ile açık öğretim de okumaya başlayan ve psikiyatri bölümünü kazanan fazla dışarı çıkmadığı için staj yapamayan bu yüzden kendi yöntemleri ile bir çözüm bulup evinden 2 sokak uzaklığında’ki bir psikiyatris’den depresyondaki bir hasta gibi randevu alan ayda kardeşi ile berbar psikiyatri randevusuna gider, ver içeri girer. 10 dakika konuştuktan sonra ayda lafı kendini intihar etmeye getirir, ama sandığının aksine ‘psikiyatrist Asaf” bey ona neden o zaaman kendini öldürmedin der. Ayda o anda o adamda bir şeyler olduğunu anlar bir kaç seans sonra ayda Asaf bey’in insanları iyileştirmenin aksine onları kendilerini öldürtmek istediğini fark eder ve artık hasta ile psikiyatris yer değişmiş olur

    İsim : Sıra sende

  10. Isik der ki:

    AVUKAT VE KARISI
    1992 de güneydoğuda gelen cengiz,AVUKAT Olan tecilli abisini askere uğurlar…
    Cengiz yanlış zamanda yanlış yerde olmasıyla abisinin nısanlisini bir subay ile görür …
    Annesi büyük oğlu (AVUKAT)’na duyurmamak için engel olur..
    Cengiz susar…
    Fakat nısanlı arzu kendini kurtarmak için kaynanası ile bir seneryo yazıp
    Cengiz ‘in bir numaralı düşman ilan etmesiyle AVUKATIN (haluk) kardeşine sonsuz nefreti konu alan…
    GERÇEK HAYATIMIN HİKAYESIDIR…

  11. Aşil başar der ki:

    Merhaba nasılsınız hocam benim kaleme almiş oldugum bitmiş bir senaryom var uzak dogudan güney doguya uzanan gerçek bir aşkın esareti Tel 05449364152

  12. Fatih dindarkaya der ki:

    Film senaryoları geçerlimi elimde çok iyi bir senaryo var 3 FEDAİ Fantastik komedi tarzı eski zamanlarda iç hastalıkların aşırı olduğu bir dönemde yeşil taşa yuva yapmış Bir cadının efsanesi dolanırmış insanların kin ve nefretiyle beslenen bu cadıyı öldürmenin mümkün olmadığı düşünülürmüş. Bulunduğu yere korku ve felaketlerden dolayı kimse yaklaşamazmış üç ayrı kasabadan üç ayrı Fedai görevlendirilmiş Can Özgür ve Mikail birbirini tanımayan üç dost üç kılıç uzun yollar katetikten sonra kutsal Mabede erişirler İlk denemelerinde başarısız olsalarda tuhaf sırlarla ikinci girişimlerinde Cadıyı yakarak öldürmeyi başarırlar Yer Kapadokya İlgiliyseniz lütfen arayın 05369473114 konuyla ilgili detayları aktarayım

  13. Ayşe Nisa DENERİ der ki:

    Yaşadığı tek bir acı ile yıkılan genç bir kızın hayatına birbirinden farklı kişilikler ve acılar girer. Kimisi hayata toz pembe bakıyordur, kimisi yaşadığı acılar içinde boğuşuyor ve kimisi de acılarına sadece gülüyordur. Genç kız aşkı, acılarıyla baş etmeyi ve gülümsemeyi öğrenecektir. Hayatından vazgeçmekte olan bir kızın küllerinden yeniden doğuşunu anlatıyorum. Hikayem tek bakışlı değil, tek kahraman üzerine yoğunlaşmadım. Bir sürü baş karakter var ve bu karakterlerin hikayelerini anlattım. Aynı zamanda bu karakterlerin birbirleri ile ilişkilerini ve bağlantılarını.

  14. Mehtap Çil der ki:

    Olay karsta bir köyde geçmektedir.Songül ve Mehmet nişanlıdır.Songül yazın köyün yaylasına annesine yardım etmeye gider.Orada bir çobana aşık olur.Düğüne 1 hafta kala çobana kaçar.Nişanlısı kaçan Mehmete, çobanın köyünün ağası, aileler arasında husumet olmaması için 3 kız getirir.Bunlardan birini seçmesini ister. Mehmet isteksizce birini seçer ve aynı düğün hazırlıklarıyla yeni kızla evlenir.Fakat seçtiği kız çobanın kızkardeşidir.Bunu duyunca çok sinirlenir ve intikam almak için Songül ve çobanın peşine düşer.Karısıda onunla gider.Zamanla kıza aşık olmaya başlar.Ama bu aşkı kendine yedirememektedir.Bu duyguya karşı direnir.Fakat daha fazla karşı koyamaz.Bir gün çobanın ve songülün izini bulur.Onları öldürmek için karşılarına çıkar.Mehtap Çil 0536 4100047 Denizbank ilk senaryo yarışmasında finale kaldım bu senaryomla

  15. Mert Yaşar Koçak der ki:

    TAKINTI
    Selim kendi halinde bir tarih öğretmenidir ama psikolojik sorunları ve takıntıları vardır.Bir yandan bunlarla uğraşırken bir yandan meslek hayatı ve özel hayatı ile ilgili sorunlarla baş etmektedir.Selim bir gün öğretmenlik yaptığı okulun müdürü kendisine ya kendini düzelt ya da okuldan git diyince içindeki tüm sinir ortaya çıkar.Önce ailesini siler daha sonra kendisine böyle bir şey söylediği için okul müdürünü döver ve karakola düşer.Karakola düştüğü gece oturduğu binaya yeni taşınan Aybüke ile tanışır kısa sürede birbirlerine aşık olurlar.Aradan 6 ay geçer Selim biraz daha pozitif biri olmuştur ama psikolojik sorunları ve takıntıları devam etmektedir bir gün yeni gittiği okulda bir öğrenciye tokat atar ve öğretmenlikten kovulur artık daha fazla insan üzmek istemediği için bodruma gider ve giderken Aybükeye not bırakır.Aybüke notu okur ve günlerce kendine gelemez.
    Yazan:Mert Yaşar Koçak
    Tür:Psikoloji,Dram,Gerilim,Formatı:Kısa Film/Sinema filmi,Süresi:40/120 dk.
    İletişim:0546 918 3294

  16. Merve der ki:

    KARAKTERLER =>
    Diana  , Fiona
    Tom   , Luna
    David , Harold
    Perla , Catherine
    Magnus , Alex
    Leo….

    GÜÇ SEVİYELERİ =>
    Düşük(Sarı)    Orta(Turuncu)
    Yüksek(Kırmızı)   Nadir(Mor)

    GÜÇLER =>
    Ateş     Zihin
    Su         Doğa

    NOT => Perilerin hangi seviye olduğu bileklerinde ki renk taşından anlaşılır.

    Düşük , seviyedeki perilerde sadece dört güçten bir tanesi vardır.

    Orta , seviyedeki perilerde iki güç vardır ama kullanım alanları çok kısıtlıdır.(Örneğin,orta seviyede su gücüne sahip olan bir kişi en fazla derede ki tüm suyu kontrol edebilir )

    Yüksek, seviyedeki perilerde iki güç vardır. Kullanım alanları orta seviyededir.(Örneğin, yüksek seviyede su gücüne sahip olan bir kişi en fazla denizdeki tüm suyu kontrol edebilir.)

    Nadir,seviyedeki perilerde iki güç vardır. Kullanım alanları çok yüksektir.(Örneğin, nadir seviyede su gücüne sahip olan bir kişi en fazla okyanustaki tüm suyu kontrol edebilir.)

    NOT => Bilgelerde gelişmişlik düzeyi vardır. Onlar yeşil renkleriyle anlaşılır.

    NOT => Mavi renk dünya’ya gönderilen suçlulara verilen renktir.

    Senaryonun konusu ;

    Bu hikaye nadir seviyede olan iki kız kardeşin hikayesini anlatıyor. Bu iki kız kardeşler bir şekilde Dünyamıza geliyorlar . Bu iki kız kardeşin maceraları, hayatlarındaki yalanları böyle başlıyor. Bu iki kız kardeş neden bizim dünyamıza geldiler ? İki kız kardeş hiç tanımadıkları gezegende nasıl yaşayacaklar ? En önemlisi de bu iki kız kardeş bir birlerini tanıyorlar mı ?

    ( Senaryom bilim kurgu ve fantastik konulu bir senaryodur. )

  17. ibrahim eren der ki:

    ON-8 YAŞ ÇOK ERKEN
    5 Genç, küçük yaşta bırakıldığı yetimhaneden 18 yaşına girince bir meslek edinmeden ayrılırlar. Yolarına birlikte geçirme kararı almışlardır. İstanbul bağcılar ilçesinde kendilerine uygun bir ev bulup çalışmaya başlamışlar. Ama kendileri gibi yetimhanede büyümeye bir meslek edinmeye çalışan gençlere yeterince yetemediklerini anlayınca mahalledeki ağabeylerinden yardım isterler. Ağabeyler zevkle yardım edeceklerini dile getirmişlerdir. Bir gün 5 genç den birine telefon gelir yetimhaneden ve yetimhanedeki kız kardeşlerimizin yaşları dolduğunu ve bir bayanın erkekle gelip onları aldığını belirmiştir. Ve küçük bir araştırmadan sonra kız kardeşlerin toplam 10 kişi olduğu belirlenmiş ve kim tarafından alı konulduğu öğrenilmiştir. Gençler mahalledeki ağabeylerinden yardım isterler, ağabeyler araştırıp bayanları ve bayanların zorla imzalatıldığı senetleri almak için bir plan yapmışlar, bilmediğimiz tek bir şey bu iki taraf arasında eskiden farklı husumet olduğu ama kimse birbirine karşı hamle yapmaması ilginç tarafı bir gün gençlerden biri bir kızla iletişime geçer kızı kurtarmak için kızla buluşacakları zaman karşı iki kişiden biri kızı elinden almak için hamle yaparken genç bıçakla saldırır bir adamı öldürür kendide yaralanır ama tatsız durum diğer kişi telefonla video çekim kendi tarafına izletir kendi ağabeylerine haber vermeden karşı tarafın mahallesine baskın yaparlar. Birçok kişi hayatını kaybeder, ağabeyler iki gruba ayrılıp baskın vermek için plan yaparlar. Kızları bir eve kitler bir grup ama baskın yiyeceklerinden habersiz gençlerin olduğu grubun ilki mahalleye saldırır ikinci ekip çalıştırdıkları ofise saldırır. Kızlar kurtulur ve karşı grubun hepsi ölmüştür. Ama gençlerin grubundan en sevdikleri ağabeyleri ofiste vurulur iki ekip telefon görüşmesinden sonra ağabeylerini orada bırakıp planladıkları bağ evine giderler.
    İBRAHİM EREN
    29.11.2021

  18. Ali Rıza Aydın der ki:

    ‘’İhanet ve komploların kol gezdiği efsun dolu bir kıtada eski kahraman Kukla Ustası intikam yolunu bulmaya çalışıyor.”
    ‘’ Gelecekten nefret dolu fısıltılar ile kendine fısıldayan güçsüz çocuk, dünyayı yok mu edecek, yoksa güzelleştirecek mi?’’

    Merhabalar,

    Tanıdığı olmayan biri olarak randevu almak imkansıza yakın. Senaryosunu taslak olarak bitirdiğim iki film projesi için şans arıyorum.

    Şimdiden teşekkürler.

  19. Aşil der ki:

    Merhaba hocam nasılsınız hocam benim kaleme almış olduğum iki senaryom var filim ve dizi senaryosudur filim yapmak istiyorum yardımcı olursanız sevinirim teşekkürler hocam

  20. Murat Taşkınoğlu der ki:

    İletişim bilgileri
    Tel: 0531 510 7457
    E posta: mtaskinoglu2@gmail.com

  21. gamze der ki:

    İMKANSIZ AŞK YOKTUR
    ben size senaryomu yazmayacağım sadece anlatacağım.
    ece ve tutku adında iki 17 yaşında kız bir yetimhanede karşılaşırlar ve çok iyi arkadaş olurlar hatta o kadar iyi anlaşırlar ki tam 17 yaşında ikisi birbirini kardeş gibi görürler
    ikisi de 18 yaşında bu yetimhaneden ayrılacaklarını bildikleri için çok iyi üniversitelere gitmek isterler tabi ki önce para gereklidir bu yüzden her bursluluk sınavına katılırlar
    ve sonunda bir tanesini kazanırlar fakat şunu fark ederler ki bu para bursu değil özel bir kolej kursudur yine de giderler fakat yetimhaneye çok uzak olduğu için yurt müdürü izin vermez bunun üzerine ece ve tutku yurttan ayrılırlar ve eski kullanılmayan bir ev bulurlar oranın sahibi olmadığı için orası artık onların evidir orda rahat şekilde kalamasalar da kuru ekmek yeseler de asla vazgeçmediler koleje girdiklerinde ece çok sinirlenir çünkü herkes onlara bakıp gülüyordur ece onlara bakarken iki çocuk onların yanına gelirler ve tanışmak isterler ece o anın siniriyle sert çıkışır ve sınıfa çıkar tutku hemen arkasından koşmuş ece sinirden ağlar
    EĞER DEVAMINI İSTİYORSANIZ YORUM ATIN PATENTİ ALINMIŞTIR

  22. Murat Taşkınoğlu der ki:

    31 mart 2022 tarihli Geçmişten Geçerken adlı hikayenin yorumlardan kalkmasını istiyorum. Dikkate alacağınız için teşekkür ederim.

  23. resul der ki:

    Merhaba, senaryo ile ilgili ve daha doğrusu aynı zamanda hem yönetmenlik hem de oyunculuk üstlenmiş bir kaç meşhur sanatçıyla nasıl iletişim kurabilirim diye araştırırken bu websitesine rastladım. öncelikle sarfettiğiniz emek için saygılarımı iletmekten isterim. bende bir tane yazmış olduğum ve fikir olarak (sinopsis seviyesinde) bir kaç komedi senaryo bulunmaktadır. ben İran- Tebrizde yaşıyorum ve İran türküyüm. bir şekilde sanatçılarımızdan Şahin GÖKBAHAR, Cem YILMAZ veya Ata DEMİRER ile iletişim kurmak isterdim. bu konuda bana yardmcı olabilirseniz çok memnun ve minnettar olurum. tekrar saygılar

  24. Aşil der ki:

    Merhaba hocam elimde kaleme almış olduğum iki senaryo var yapımcı arıyorum 05449364152

  25. Arda der ki:

    Farklı hayatlar yaşayan iki kardeşin bir yolculuğa çıktıkları hikayesi. Murat, zengin bir iş
    adamı ve yüksek sosyal statüsü olan bir insan iken, Soner ise sorumsuz başına buyruk bir
    hayat süren barlarda ve gece kulüplerinde şarkı söyleyen bir insandır. Murat, hayatında her
    şeyin kontrol altında olmasını isterken, Soner ise özgür ve spontane bir hayat yaşamak ister.
    İki kardeş arasındaki farklılıklar, ailelerini de derinden etkilemiştir.
    Yolculukları, babalarının ölümünün ardından başlar. Babalarının vasiyeti gereği, iki kardeş
    Türkiye’nin doğusundaki bir araziye gitmeleri gerekmektedir. Ancak yolculukları hiç de
    kolay olmayacaktır. İki kardeş, farklı hayat tarzlarından kaynaklanan çekişmelerle
    birbirlerinin sinirlerini bozarlar.
    Yolda ilerlerken, arazi problemleri, soyguncular ve bölge halkıyla sorunlar yaşarlar. Bu
    zorluklarla başa çıkmak için iki kardeş, birlikte çalışmak zorunda kalır. Murat, planlama ve
    organizasyon becerileriyle hareket ederken, Soner, sıcakkanlı ve esprili yaklaşımıyla
    sorunları çözmeye çalışır.
    Yolculukları boyunca, iki kardeş birbirlerine daha yakınlaşır ve birbirlerinin hayatları
    hakkında daha çok şey öğrenirler. Murat, kardeşinin başına buruk hayatına daha fazla saygı
    duyar ve hayatın daha basit şeyleriyle ilgilenmenin önemini kavrar. Soner ise, kardeşinin
    hayatındaki sorumlulukların ne kadar ağır olduğunu fark eder ve hayatın birçok farklı
    yönüyle ilgilenmenin önemini kavrar.
    İki Kardeşin Yolculuğu, aile bağlarının, hayatın zorluklarıyla karşılaşıldığında ne kadar
    önemli olduğunu vurgulayan bir film. Kardeşlerin farklı hayat tarzları ve kişilikleri, onların
    birbirleriyle çekişmelerine neden olsa da zorlu yolculukları sırasında birbirlerini daha iyi
    anlamalarına yardımcı olur.

  26. Arda der ki:

    Hikayemiz, yetiştirme yurdunda büyümüş ve kimsesiz olan Sinan’ın hayatını anlatıyor. Sinan, yurtta
    tanıştığı dört arkadaşıyla birlikte hırsızlık yaparak para kazanıp, diğer kimsesiz çocuklara yardım
    etmek için bir çete kurar. Bu şekilde hem para kazanıp hem de ihtiyacı olanlara yardım etmenin
    mutluluğunu yaşamaktadırlar.
    Ancak bir gece, çetenin lideri Sinan, Türkiye’nin en büyük mafya ailelerinden biri olan Kara ailesinin
    evinde hırsızlık yaparken, mafya babasının oğlu Can ve Aslı eve gelirler. Can, Aslı’ya tecavüz etmeye
    kalkar ve Sinan’ın müdahalesi sonucu ölür. Şehmuz Kara, oğlunun intikamını almak için Sinan’ı
    aramaya başlar ve çete üyelerinden biri olan Ahmet’i öldürür.
    Ahmet’in ölümü, Sinan ve çete üyeleri için büyük bir kayıptır. Sinan hem çeteyi korumak hem de
    Ahmet’in intikamını almak için Kara ailesiyle savaşmaya karar verir. Böylece, kendi hayatını ve
    arkadaşlarının hayatını tehlikeye atarak mücadelesine başlar.
    Sinan, Kara ailesinin güçlü ve tehlikeli olduğunu fark eder ve işlerin planladığından daha karmaşık
    olduğunu anlar. Ancak, yılmadan mücadelesine devam eder. Bu sırada, Aslı ile yakınlaşmaya başlar
    ve onun desteğiyle Kara ailesiyle savaşını daha da ileriye taşır.
    Hikayemiz, Sinan’ın kendi hayatı ve arkadaşlarının hayatı için savaşırken, aynı zamanda kimsesiz
    çocuklara yardım etmenin önemini vurgulayan bir hikayedir. Kimsesiz çocukların umudu olan Sinan
    ve çete üyelerinin hayatındaki zorluklara ve mücadeleye tanık olurken, izleyicilerimiz de kendi
    hayatlarındaki zorluklara karşı mücadele etmenin önemini hatırlayacaklar.

  27. Göksu der ki:

    BABAMIN CENAZESİ
    Sinopsis
    Zeynep 40 yaşında yalnız yaşayan ve psikolojik problemleri olan bir kadındır. Bir gece vakti halasından telefon alır. Yıllardır görmediği babası yurtdışında iş kazası geçirmiş ve hayatını kaybetmiştir. Cenaze İstanbul Havaalanına gelecektir. Alacak kimse olmadığından halası İzmir’de oturan yeğeninden cenazeyi alıp köye götürmesini ister. Zeynep tüm kırgınlıklarını kenara bırakır ve kabul eder. Babasına, geçmişine ve ailesine karşı öfke dolu olan genç kadın; bunun bir helalleşme olacağını düşünmektedir.
    Havaalanında cenazeyi teslim aldıktan sonra bilet bulamadığı için araç kiralayıp yola devam eder; önde kendisi, arkada tabut…
    Yolculuk boyunca genç kadın; unuttuğu tüm çocukluk anılarıyla yüzleşmeye başlar. Bu süreçte psikolojik problemleri ve dönme isteğiyle başa çıkmaya çalışır. Yolculuk boyunca hem geçmişi ile yüzleşecektir. Hem de batıdan doğuya doğru gittikçe, tabut taşıyan yalnız bir kadına karşı insanların bakış açısına da tanık olacaktır.
    Yolculuk sonunda geçmiş anıların ağırlığından ve nefretinden arınmış bir kadın olarak bulur kendini.

    Email: goksualtinkaynak@hotmail.com
    Tür: dram
    Süre: 80-90 dk

  28. Lütfi Erdem der ki:

    Senaristini senaryosunu yazarken tekrar o anların dirilişi sebebi ile ağlatan bire bir yaşanmış gerçek hikayelerin konu alındığı” “Hırçın Kayalıkalar-Kan DİRİLİŞ” adını verdiğim Askeri Türdeki bu eserimi 120 dakikalık Cinema Filmi olarak düşündüm,7 yılın sonunda yazıp bitirdiğim senaryomu gün yüzüne çıkarmak istiyorum.Yapımcı,Yönetmen veya Sponsor arayışım var.
    05010427138

  29. bülent özüduru der ki:

    Merhaba,
    Burada yayımlanan hikayelere ve tarihlerine baktığımda epey uzun zamandan beri burada olan hikayeler var. Bu sektörün profesyonelleri veya film yapımcıları tercihleri herhalde kendi senaristlerine yazdırdıkları senaryoları – ki hepsi biribirinin kopyası, hepsi bıkınlık veren ve seyirciyi aptal yerine koyan hikayeler – tercih ediyorlar. NEDENDİR BİLİNMEZ. On lar böyle yaptıkça bizim film ve dizi sektöründe kaliteyi yakalamamız çok zor.

  30. KISA VE UZUN FİLMLER İÇİN SENARYOLARIMIN İSİMLERİ:
    1 – BABİŞ
    2 – PİSİKOPAT
    3 – BEKLENMEYEN ZİYARETÇİLER
    4 – DENİZLER ÜSTÜNDE YİRMİ BİN FERSAH
    5 – MALEZYA MACERASI
    6 – KÜÇÜK GELİN
    7 – MELUNCANLAR
    8 – BİR TEMİZLİKÇİ ARANIYOR
    9 – MAHALLENİN KEDİLERİ
    10 – SİNAN DEMİR
    1 – DEHŞT KAPANI
    12 – KIYAMET ZAMANI
    13 – İSTANBULDA BİR AŞK
    14 – ÇİZGİ FİLM: KABUSLARDAN BİR DEMET
    15 – DNA

    SENARYO ARAYAN GÜZEL VE İLGİNÇ FİLMLER YAPMAK İSTEYEN YAPIMCILAR İÇİN BİR HAZİNE SUNUYORUM.BOL ÇEŞİT VE LEZETLİ HİKAYELER
    SAYGILAR
    BÜLENT ÖZÜDURU

    • Bayram Gündüzalp der ki:

      Merhaba İletişim Numaranızı bırakabilirmisiniz?
      yada whatsap dab benimle iletişime geçer misiniz?
      0533 745 31 61 Bayram Gündüzalp

  31. FİLM YAPIMCISI ŞİRKETLERE KISA VE UZUN FİLMLER İÇİN SENARYO ÖNERİLERİ:
    1 – SİNAN DEMİR – TV DİZİSİ
    2 – DEHŞET KAPANI
    3 – PSİKOPAT
    4 – BABİŞ
    5 – KABÛSLARDAN BİR DEMET – ÇİZGİ FİLM
    6 – DENİZLER ÜSTÜNDE 20 BİN FERSAH – TV DİZİSİ
    7 – KIYAMET ZAMANI
    8 – MALEZYA MACERASI
    9 – MAHALENİN KEDİLERİ
    10 – KÜÇÜK GELİN
    1 1- MELUNCANLAR
    12 – BEKLENMEYEN ZİYARETÇİLER
    13 – BABİŞ – KISA FİLM
    14 – PSİKOPAT
    15 – TEMİZLİKÇİ ARANIYOR
    İyi film yapmak isteyen film yapımcıları için bol çeşit ve lezzetli hikâyeler içeren bir hazine.
    İlgilerini bekliyor.
    Bülent Özüduru
    Antalya

  32. Salih Geçimli der ki:

    Merhaba Gökhan bey. Genelde resim sanatı ile ilgili yayınlanmış kitaplarım var. Tasarımcı ve ressamım. Genelde bilim-kurgu ve fantastik filmler seyrederim. Bu konularla ilgili yazılı basınlardan okurum. Aynı zamanda öyküler yazıyorum. İlk öykümü yazarken çok heyecanlanmıştım. Sanki olayın içinde yaşıyormuş gibi bazı bölümlerde ürperdiğim bile oldu. Yazmayı çok seviyorum, harika bir şey! Öykülerimden bir tanesini senaryoya çevirip size göndersem ilgilenir misiniz? Teşekkür eder, sanat dolu günler dilerim.

    • Gökhan der ki:

      İlgi gösterdiğiniz için teşekkür ederim, ama ben yapımcı değilim, senaryo ya da öykü okumuyorum. Sektör açısından düğşünürsek sizinle çok farklı konumda değiliz. Tekrar teşekkürler.

  33. Gökhan der ki:

    Önemli Not: Bu sayfa ilanlar için ayrılmıştır. Sorularınız için soru-cevap sayfalarımızı kullanınız.

Sefa BABUTCU için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.